GP’ye nazar mı değdi?
Tam da yaşasın Formula 1 yine yeniden ülkemizde diye naralar atarken, ‘acaba seyircili mi seyircisiz mi?’ muhabbetlerine kafa yorarken, yaşanabilecek muhtemel polemikleri uzun telefon görüşmelerine konu yapmışken…
Nereden çıktı bu İngiltere’nin kırmızı liste kararı!
Haberdar olmayanlar için kısaca özetleyim. “Formula 1 yönetimi, İngiltere’nin Türkiye’yi COVID-19 nedeniyle kırmızı listeye almasının ardından durum değerlendirmesi yaptıklarını açıkladı.”
Her ne kadar Türkiye GP’sine kararın yansıması belirsiz olsa da birçok takıma İngiltere’nin ev sahipliği yapması ve Türkiye’den İngiltere’ye giriş yapanların on gün karantinaya alınması söz konusu.
Şimdi tam da Formula 1 için tekrar heyecanımız tavan yapmışken söyleyin bana, “kimin nazarı değdi ise bir adım öne çıksın!”
Pardon, bu kadar çok kişi olduğunu fark etmemiştim!
Yine de tam kapanma döneminde olmamız ve giderek vaka sayılarının düşüyor olması birçok konuda olduğu gibi Formula 1 için verilecek kararla ilgili umudumuzu yitirmememiz gerektiğini gösteriyor.
*****
Sansür
Geçtiğimiz hafta federasyonun Formula 1 gibi büyük bir olayı haber yapmazken sıradan organizasyonları keyfince parlatma politikasını eleştirmiş, bu satırlardan kendi cümlelerimle duruma itiraz etmiştim.
Her zaman olduğu gibi yazımın yayınlanmasından bir saat kadar sonra haberler yayına alındı. ‘Yazılarımı okumadıkları halde durum böyle ise bir de okusalar nasıl olur?’, aklım almıyor gerçekten. Hani ben mütevazı yaklaşmaya devam edip tesadüf diye durumu açıklayım, siz yine de kendinizi kandırmaya devam edin.
Her neyse bu gün benzer bir konuya daha dikkat çekmek istiyorum. Federasyonun sosyal medya hesaplarında yapılan paylaşımların altına spora yakın uzak, günün sonunda hesapların takipçileri tarafından çeşitli yorum ve eleştiriler yapılıyor. Söz konusu sosyal medya hesapları ne başkanın ne medya görevlilerinin ne de bir şahsın hesabı fakat söz konusu kurumsal sosyal medya hesapları tıpkı şahsi hesaplarıymış gibi kullanılıyor.
Nasıl diyenler için örneğiyle açıklayayım. Geçtiğimiz hafta yazımın hemen arkasından federasyonun resmi İnstagram hesabında Formula 1 konulu gönderiler paylaşıldı. Arkasından takipçiler tarafından çeşitli eleştiri içeren yorumlar yazıldı. Yorumlar ne küfür ne de benzeri bir gayri ahlaki metin içeriyordu buna rağmen silindi. Silinen yorumların tek ortak noktası öyle veya böyle yönetimi eleştiren yorumlar olması çok ilginçti. Başkanının sürekli ‘hadi beni eleştirin’ diye söylemleri olan federasyonun resmi hesaplarında asla eleştiriye yer olmaması trajikomik bir durum.
Ne diyelim. Padişahım çok yaşa diyelim de gönlünüz olsun.
*****
IPSK-Tosfed
Her ne kadar medyasal konular anormal olsa da beni gerçekten hem şaşırtan hem de sevindiren gelişmeler de olmadı değil. Mesela IPSK’nın kendi pistinde yaptığı yarışların başlaması gibi. Hatta ‘Tosfed Yıldızını Arıyor’ finalistinin federasyon adına bu kupada yarışması gibi. Ve en güzeli de yarışı birincilikle bitirmesi tabi ki.
IPSK’nın 10-11 Nisan tarihlerinde gerçekleştirdiği Silver, Gold ve Platinium Cup organizasyonlarından ve Silver Cup’ta kupayı evine götüren Reha Aybey’den bahsediyorum. Reha’nın kazanması aynı zamanda Tosfed Yıldızını Arıyor projesinin de doğru bir proje olduğunun sağlaması diye düşünüyorum.
IPSK’nın haberini federasyon web sitesinde görmek de daha adil bir yönetim ve herkesin federasyonu, herkesin başkanı gibi
*****
Takvim
Malum tam da sezon startlarla şenlenmiş etapların tozunu dumanını yutmaya başlamıştık. Tam da spora tekrar ısınmaya başlamışken tam kapanma duvarına çakılıverdik. Ama bu durum kimsenin umudunu çünkü yarışlar kaldığı yerden devam ederken, biz de özlediğimiz kalabalık ve coşkulu günlere adım adım yaklaşıyoruz.
8 Mayıs 2021 : 11.40
