Biraz cesaret, biraz dirayet
İki hafta aradan sonra herkese merhaba.
Elde olmayan sebeplerden yazmaya ara vermek zorunda kaldım.
Bu arada da neler oldu neler…
Öncelikle Taner Şengezener ve Bora Yılmaz’a geçmiş olsun dileklerimi iletmek isterim.
Başlarına gelen olay gerçekten kabul edilebilir gibi değil.
Koruma polislerinin konvoy geçişleri sırasında fiziki güç uygulamasına..
Bir Ankara’lı olarak aslında aşinayım.
Karşıdan karşıya geçmek için kaldırımda bekleyen adama..
Cumhurbaşkanlığı korumalarının hareket halindeki arabadan tekme attığını görmüşlüğüm var.
Enteresan olan ‘VIP’ konvoyda değilken bu tarz bir olayın gerçekleşmiş olması.
Adam konvoyda olsa haklı mı olacaklardı?
Elbette hayır.
O takdirde bu şiddet “alışıldık” olacaktı.
Umarım ki devletin imajını yerlerde süründüren bu arkadaşlar..
Herkesin gönlünü ferahlatacak şekilde cezalandırırlar.
Tekrar geçmiş olsun.
Ve elbette Yiğit Timur…
Adam gitti ikinci oldu geldi iyi mi?
Helal olsun sana, Yiğit.
Dünya Rallikros Şampiyonası..
Son yıllarda FIA’nın aldığı en akıllı kararlardan birisi bence.
Puantaj sistemi biraz kafa karıştırıyor..
Belki biraz sadeleşse daha iyi olabilir..
Ama yine de zaman içerisinde büyük ‘fan’ları olacak bu şampiyonanın.
Bugünden 10 yıl sonra, eğer üzerine koyularak devam ederse..
Müthiş bir işe dönüşecek…
Bizim ülke olarak çok büyük avantajlarımız var.
Bunları değerlendirmemiz şart.
Rx lites’ın üreticisi bizden.
Bu otomobili, hem lojistik, hem de teknik anlamda..
Başarıyla yarıştırabilen bir takımımız var.
Tecrübelerini paylaşabilecek ‘hızlı’ bir pilotumuz var…
Bu avantajların yanında, ne yazık ki büyük eksiklerimiz de var…
Daha önce de yazdım, ben sıkılmam yine yazarım…
Bizde Rallikros yok…
Yarından tezi yok FIA’nın uyguladığı formata paralel bir format hazırlayıp bu ülkede rallikrosa dönmek lazım.
Yiğit çok şanslı bir pilot…
Maşallah diyeyim, şansı devam eder umarım.
Kabiliyetine uygun otomobille buluşma şansını bugüne kadar yakaladı.
Hızlı olduğu daha Palio’da otururken belli olan genç pilotlar için hep bir endişe olur içimde…
Emre Yurdakul ve Özen Özer yakın zamanın iki önemli örneği belki de.
Başlı başına bir yazıya konu etmek lazım onları…
Yeteneklerini yeterli imkânla buluşturamadığımız..
Bu nedenle de sporumuzun kaybettiği iki isim…
Yiğit bu anlamda şanslı…
Ama burada kalmamalı…
Çok daha büyük işler başarabilecek iken burada tıkanmamalı.
O direksiyon başındayken birileri onun geleceğini..
Sporumuzun uluslar arası arenadaki yerini sağlamlaştırmak için çalışmalı.
Rallikrosun ülkemizde canlanmasıyla paralel olarak da..
Yiğit’in açtığı yoldan daha fazla gencimizi yürütmek için alt yapı çalışmalarına başlamalıyız.
Çok zor değil…
Biraz cesaret…
Biraz dirayet…
Hepsi bu.
Hepinize mutluluklar dilerim.
Son Yorumlar