Ege’nin Efeleri…
Herkesin kanıksadığı, sanırım gözü kapalı gittiği Seferihisar bölgesinden kurtulan Ege Otomobil Sporları Kulübü’nün Ege Rallisi yeni parkurda çok şeylere gebeydi…
Sezonun ilk yarışı olmasıyla başka bir heyecan vardı katılımcılarda…
Nasıl olmasın ki?…
Yeni bir sezon, yeni umutlar, yeni bir parkur…
Son yıllarda bir kez parkur değişikliği yapılmış Kuşadası yöresine alınmış..
Ancak pek de yeterli olmamıştı…
Bu yılki seçim çok kişiye göre olumluydu…
Manisa’nın güneyinde yer alan 1517 m. yüksekliğindeki “Spil Dağı”..
İlk gün iyi bir ev sahipliği yaptı.
Orhan çok hızlı başladı ve ilk iki etapta rakiplerini geride bıraktı..
Ancak güne damgasını vuran Yağız idi…
Aydın’ın kaleminden dinleyelim seyirci etabının finişini…
Ralli Ajansı’ndaki “Basiret Bağlaması” yazısından:
“Kelimenin tam karşılığı bu olsa gerek. Yaşananın başka bir karşılığı yok çünkü. Tecrübesizlik olarak tanımlanamaz, yılların tecrübesi var üzerlerinde. Onca başarı, zafer ve şampiyonluklar kolay kazanılmadı elbet. Hata, şüphesiz insana mahsus, fakat düşülen hatadan geri dönmek pekâlâ mümkün iken ve hatadan dönülmesi için ikazlar da yapılmışken, insanın ‘geri dönmemesi’, ‘dönememesi’ ancak ‘basiret bağlantısı’ ile açıklanabilir.” …..
“Hakem noktasında karnesini vermeden geri bassa ve etabı bir tur olarak yeniden gazlasa, hele ki o stres altında en fazla 1 dakika kaybedecekti. Ama etaptan çıkınca hakem noktasını da terk ettikten sonra dönüşü olmayan bir yola girdi.”
Gün sonundaki çok uzun süren Komiserler Toplantısı’ndan çıkan kararda;
“Yol notu” hatası deniyor.
Ancak tartışılabilir bir karar…
İkinci gün Yağız hızlı başladı Orhan da.
Özel etapları aralarında paylaştılar sanki.
Birinde Yağız, diğerinde Orhan, bir o, bir diğeri “en iyi” zamanları yaptılar..
Burak da onları izledi ancak etap galibiyetine ulaşamadı…
Burak’ın takımından Uğur Soylu Ege Rallisi’nin sürpriz ismi..
Adil Küçüksarı ile girdiği mücadeleden galip çıktı…
Egenin Efelerinin ellerine sağlık; bileklerinden kuvvet eksik olmasın…
Yıllık programdaki asfalt yarışların ikincisi Bulgaristan’da..
Üçüncüsü Çanakkale’de.
Asfaltlar bitiyor, sıra geliyor topraklara…
Danalar kuyruklarına dikkatli olsunlar, kopacak çünkü…
Toprak ralli bu; başka bir şeye benzemez…
Yola hâkim bir tepeden izlemek yerine bol bol “T vitamini” almak var…
Ancak yıllık program ilân edildiğinden bu yana kafamı kurcalayan soru;
“Neden Bulgaristan”…
Gerekçesi yakınlık mı?…
Bunun dışında başka bir şey gelmiyor aklıma…
Sizler ne dersiniz?…
