Erkek işi -2-
Yazı yazma sürecim biraz garip işliyor benim…
Kuralını kaidesini, tekniğini, sistemini bilmeden daldım bu işe..
Aydın abi’nin teklifiyle.
Önce yazıyı ansiklopedi gibi yazıyorum.
Yaklaşık 3000 kelimeyi bulan yazılarım oluyor.
Sonra okuyup kendime kızıyorum ve..
Yazıyı yalnızca anafikri kalana kadar sadeleştirmeye çalışıyorum.
Misal “Erkek işi” başlıklı yazımın ilk taslağında..
Ülkemizde kadınların ekonomiye ne kadar az katıldığından…
Avrupa ortalamasının bizim 2,5 katınız olduğundan…
Kadın girişimci oranının %6’larda kaldığından…
Ekonomiyi büyütmek için..
Kadınların ekonomiye katılımlarının ne kadar elzem olduğundan…
Muhafazakar kesime ağırlıkla hitap eden iktidarın bu gerçekle..
Örfler arasında nasıl kaldığından…
Ekonomiye kadınların dahil olması için..
Gizli propagandayı nasıl yürüttüklerinden bahsediyordum…
Sonra okuyup “Ne alakası var arkadaş?” diyip sildim hepsini…
Bu taslağın içerisinde sildiğim bir bölüm de isimlerdi.
Yazıya ilk başladığımda “İsimleri yazayım, zaten kaç kişi var ki?”..
Diye düşünerek başladım.
Sonra sayının hiç de az olmadığını fark ettim ve vazgeçtim.
Hem çok uzun olacaktı, Hem de birilerini unutursam ayıp olacaktı…
Silmemişim.
Yazı yayınlanır yayınlanmaz ilk tepkiyi çok yakın bir arkadaşımdan aldım…
Malum Aydın abi Transanatolia’da.
Yazı çıktı yayına.
Ben de başladım işte bu satırları yazmaya…
Fulya Erkmen
Zeynep Merkit
Emire Cantürk
Ayça Hasbay
Merve Hasbay
Billur Hasbay
Ceren Ergun
Oya Eren
Reina Tahincioğlu
Çiçek Güney
Dilek Eylik
Melis Çeker
Onur Karakaş
Özlem Uludağ
Övgü Aydoğan
Ve yine de şu an aklıma getiremediklerim..
Hepinize teşekkür ediyorum, hepinize teşekkür ediyoruz.
Hepinize mutluluklar dilerim.
