Banu Başeren’e açık mektup!
Banu hanım, size bu açık mektubu yazmak için emin olun uzun uzun düşünmedim.
Bir anda aklıma düştü ve ?neden olmasın, bir de bu şekilde meram anlatalım? dedim.
Belki, bu sefer ?siz? kani olur ve adım atarsınız da, en başta siz, sonra Metin ve federasyon ve de en sonunda bizler daha rahat bir nefes alabiliriz.
Çünkü, görülüyor ki, bu iş böyle gitmiyor.
Daha yarı yılı doldurmadan yeniden kılıçlar çekildi!
Yine patinaja kalacağımız sarp yollar görünüyor..
Belki, siz, bu yoldan hepimizi geri çevirebilirsiniz.
Nasıl mı? Çok kolay! Size akıl vermek gibi olmasın ama..
Geçin Metin Çeker?in karşısına..
Hayatınızı aynı yastıkta kocatmaya adadığınız insana açıkça şunu deyin;
Ben artık yokum. Beni hiç bir işin, hesabın, planın içinde düşünme.?
Daha da öte bir adım atın; çağırın ?istediğiniz? seçme medyacıları karşınıza..
?Ben artık motor sporlarının kıyısından kenarından geçmeyeceğim..
Danışmanlık sözleşmesini de tek taraflı fesh ettim..
İşte bu da noterden ihtarnamemdir? diye deklare edin.
O dakikadan sonra ne olacak biliyor musunuz?
Herkes önce bir arkasına yaslanacak.
Ardından da muhtemelen ağızlarından ?oh be? sözcükleri çıkacak!
O derece, emin olun. Sizi çok sevdiğinizi söyleyenler da buna dahil..
Yolunuz bir şekilde maddi veya manevi menfaatlerde kesişen etrafınızdaki insanların da..
Bir anda etrafınızdan çekildiğini göreceksiniz.
Çünkü siz, ancak buralarda iken onların ablası, yengesi, bacısısınız.
Ama eğer ki bu kararı verirseniz, bilin ki yine en çok siz rahatlayacaksınız.
Evet, paranın yüzü tatlı gelir insana ama huzuru alacak boyutlusunu henüz yapamadılar, ne yazık ki!
Ne için, neden bu ısrarınız?
Neden, en başta sevdiğiniz adamın yoluna bu kadar diken serilmesine çanak tutuyorsunuz?
Kazançsa eğer, eminim federal yapının dışında çok daha fazla para kazanabilir bir insansınız.
Üstelik, arkanızdan da bu kadar laf ve lakırdı üretilmemiş olurdu.
Yani, huzurlu!
Banu hanım;
Siz ve ben, aynı kazanda pişen ama ayrı düşen iki damlayız.
Kazanımız olan otomobil sporlarının altı yine kızarmaya başladı.
Bugün yarın, ha köpürdü, ha köpürecek..
Bugüne kadar, kazana daldırılan hiç bir kepçede sizinle aynı düşmedik, çok şükür..
Muhtemelen, size kepçenin hep bolcası, bize de sopası düşmüşlüğündendir.
Belirtmek isterim ki, ortak paydamız, ?spor? değil, ?Metin Çeker?dir.
Federasyonumuzun bugünkü Başkanı?dır.
Otuz yıldır tanır, konuşuruz, aynı fikir uğruna devirdik yıllarımızı.
O, önce araç içinde, sonra da yönetimlerde bense hep kalem kağıtla mücadele ettik.
Hep daha iyiyi bulmak, yapmak, bir adım daha öteye taşımak adına..
Metin Çeker?in kişiliğini, insanlığını, sevecenliğini, dostluğunu, arkadaşlığını..
Ve de kadirşinastlığını tartışmam hiç kimseyle..
Çok da çalışkandır, bizim tabirimizle arı gibidir.
Üstelik arazide muazzam bir tecrübe sahibidir.
Bu tecrübesini de son on yıldır yönetim katında gayet güzel sporun hizmetinde kullanmaktadır.
Bugün, federasyon yönetimine, hadi ?nokta atışı? yapayım; özelinde ?sizi? hedef alarak atış yapanlar, yani ?görünürde? Metin Çeker?i hedefleyen pek çok kimse..
Aslında sadece sizi istememektedir, yoksa.. sorulduğunda;
Başkanlık koltuğunda yine ve tartışmasız Metin?i görmek istemektedirler, bunu da bilir misiniz?
Yine bugün, Metin Çeker ve yönetimine karşı muhalefet yapan, bayrak açan..
Hareket başlatan herkesin tek ortak hedefi, aslında sizsiniz! Sizi istemiyorlar, Metin?i değil.
Ve bunu herkes, her ortamda Başkan Metin Çeker?e defaetle ve defalarca beyan edip ve hatta kendisinden bu konuda söz dahi almalarına karşın, Metin, şu yukarıda saydığım meziyetleri ve üstüne bir de sizinle olan bağı nedeniyle, tüm bunlara göğüs germek zorunda kalıyor.
O?nun ne kadar zor bir yolda ve yıpranarak yürümekte olduğunu anlatabiliyor muyum?
İnsanların özel hayatları, 30 yıllık yayıncılık serüvenim hiç bir anında ne beni ve ne de yayınlarımı zerre kadar ilgilendirmemiştir.
Kişilerin özelleri özeldir ve sadece kişilerin kendilerine aittir.
Ama ve ancak, özel ile geneli karıştırmamak kaydıyla!
Sizi siz olduğunuz için değil..
Her şeye karıştığınız düşüncesi ile is-te-mi-yor-lar!
Hatta, bu konuda Metin?i de aşıp, yönetime ve federasyonun her alanına hakim olma isteğinizi çokça ve sıkça eleştiriyorlar.
Metin?in de sizi, anılan nedenlerden dolayı frenleyememesi, üstüne bir kamyon fazladan yük bindiriyor.
Yani, Metin, farkında olmadan sizi de taşıyor. Ama ne uğruna?
Benim bildiğim Banu Başeren portresi, ?çok çalışan? tabirinin dahi solda sıfır kalacağı bir enerji ile iş kolik bir insan.
Çalmadığı kapı, görüşmediği insan yok, işini halletmek adına.
Mümtaz Başkan zamanında sizin bu spora kattığınızı zaman zaman söylemlediğiniz sponsorların da..
İkinci bir yıl sporda kalmamasını da insanlar -maalesef- yine sizi bağlıyorlar.
Siz, bu performansınızı, bu federasyon yerine, başka bir yerde sarf etseydiniz, emin olun bu kadar kulaklarınız çınlatılmazdı.
İlla bu veya herhangi bir federasyon olmak zorunda da değil, özel sektörde onlarca yüzlerce ve hatta binlerce iş fırsatı size daha çok kazanç ama çok daha az laf getirebilecek iken, sizin ısrarla ama ısrarla bu çatı altında yer alıyor olmanız, Metin Çeker ile aynı hayatı paylaşıyor olmanızın da ötesinde, ?bu işte ciddi bir menfaat temini var olduğunu? düşünen insan sayısını her geçen gün arttırıyor.
Bu da, emin olun en başta Metin Çeker?i, yani sevdiğiniz adamı yaralıyor.
Ama bildiğimiz Metin Çeker, aldığı tüm bu yaralara bakmaksızın..
Bu konuda kendini siper edip sizi de savunmak zorunda kalıyor.
Birkaç gün önce, muhalefet lideri, yine ?siz merkezli? açıklamalar yaptı, ajansta..
Bugün de Metin yanıt verdi, federal sitesinden.
Ben dahil, herkes şuna emin ki, o satırların pek çoğu size aittir.
Siz yazmadıysanız dahi, artık o kadar kanıksadık ki..
Peşinen size yaftalamakta sakınca görmüyoruz nedense, Allah affetsin..
?Banu hanım yazmıştır cevapları..?
Ki, bugün Metin?den, bu açıklamayı ajansa taşımak için izin almak adına görüşürken, bana ilk cümlesi şu oldu;
?Bunları ben yazdım, satırlardan anlarsın?
Yani, O dahi biliyor ki, bu yazının da sizden çıkacağına insanlar peşin hüküm verecekler!
Bu kadar ciğerlerine işlediğiniz otomobil sporlarından artık ve tamamen..
Üstelik geri dönmemeksizin gitmenizin zamanı sizce de gelmedi mi?
Ömür kısa, zaman hızla akıyor. Her geçen yıl, insanın performansı azalıyor.
Siz de, en değerli zamanınızı kendiniz için daha fazla kazanıp hayatınızı daha iyi ve rahat yaşamak adına başka sektörlerde değerlendirin.
Gönlünüz hiç istemese dahi, bilin ki bu hamleniz en başta Metin?in elini çok rahatlatacaktır.
Bu satırların yazarı dahil, bu spordaki hiç kimse, Metin Çeker isminin üstünü kolay kolay çizemez.
Bize, Metin Çeker?i çok görmeyin. O?nu bize bırakın, tabii ?iş? çerçevesinde..
Özelinize kimsenin bir lafı olamaz.
Bizler, sporun fertleri, Metin Başkan?la sporu daha bir farklı boyutlara taşıyabiliriz belki.
Ben bu satırları dizerken, Federasyon çatısı altında sorgu yapmakta olan müfettişler de artık hayatımızdan çıkarlar, bir daha geri dönmemek adına.
Altı ay da bir genel kurul veya Kayyum endişesi taşımayız.
Kısaca Banu hanım, biz artık ?yenge? tahakkümü istemiyoruz.
Do you understand?
(belki işe yarar diye ekledim)
Saygılar..
Not: Metin Çeker, bugünkü yazı ile ilgili olarak ilettiği mesajda, özel hayata girme konusunda ölçünün kaçırıldığını ve Banu Başeren’in para kazandığına inandığımızı, bunların ise gerçekte asılsız ve yalan olduğunu belirterek, “Allah büyük kim kazanacak göreceğiz” dedi. Bu mesaja cevaben eklemek isterim ki; yazıda özel hayata girilmediği gibi ayrı tutulduğu pek çok defa vurgulanmıştır, ancak tüm dikkatimize rağmen kendilerinde veya izleyicilerimizde bu yönde algı oluştuysa özür dileriz. Amaç, asla kişilerin özel hayatları değildir. Ayrıca Banu Başeren’in kazancı konusunda hakim olan algı da bizde değil, bu konuda iddialarda bulunan ve bu iddiaları ile denetim ile teftişlere neden olanlardır. Ki, son bilgiler, federasyonun bugün itibariyle geçirmekte olduğu teftişte çok ciddi bulgular elde edildiği, bunun da rapora yansıma ihtimalinin yüksek olduğu şeklindedir. Teftiş, Genel Müdürlüğü’nün müfettiş görevlendirmesi üzerine yapılmaktadır ve Başkan Çeker’in açıklamalarında bahsettiği ve ‘problemsiz çıktıkları’ ‘denetim’ ile ilgili değildir. Federasyonun görmekte olduğu teftişte, ‘nokta atış’ tabir edilen ve belirli kişi ve işlemler üzerine yoğunlaştığı iddia edilen müfettişlerin, bugün de federasyonda farklı kişileri dinlediği bilgisi edinilmiştir. Ralli Ajansı’nın ve bu satırların yazarının kişilerle herhangi bir işi yoktur, olmamıştır. Ajans, parkurlarda olduğu gibi, sporun üst yönetiminde de olup bitenleri ince eleyip sık dokuyarak ama gerçeklerden sapmadan izleyicilere yansıtma vazifesi gören bir aynadan farklı bir misyona sahip değildir. Kendilerine de iletildiği gibi, buradan da belirtmek isteriz ki, Banu Başeren, arzu etmesi halinde, kendi görüşlerini ister karşılıklı teyp kayıtlı veya isterse yazılı olarak ajansta aynı şekilde kamuoyuna aktarabilir. İzleyicilerimizle paylaşırız. / A.H.