Serdar Bostancı; ?Sporda bir otorite yok, çok uzun bir süredir yönetilmiyoruz!?

Otomobil sporlarında yönetimin yargıya düşmesi ile başlayan tartışmalar, yaklaşan genel kurulda neler olacağı ve asıl önemlisi yakın gelecekte sporumuzu nelerin beklemekte olduğu konuları, bugünlerde sporla ilgili her kesimde tartışılan konuşarın başında geliyor. Federal yapıya sahip olduğundan bu yana en karmaşık ve ateşli günlerini yaşamakta olan otomobil sporlarının önde gelen isimleri ile sporumuzun bugününü, yarınını ve geleceğini konuşmayı sürdürüyoruz. Kariyerinde sayısız başarılara imza atan başarılı bir sporu, bugün ise ülkenin tek fabrika takımı olan Castrol Ford Rallye Team?in ?patronu? ve takım direktörü Serdar Bostancı, yaşananları çok ama çok farklı bir gözle tahlil etti, ilginç yorumlar getirdi. İşte Serdar Bostancı?nın, son durum üzerine Ralli Ajansı?na yaptığı yorumlar;

?Ateş olmayan yerden de duman çıkmaz!?…

?Açıkçası, işin hukuki kısmı beni çok çok ilgilendirmiyor. Kişinin haklı ve haksızlığı ancak davalar neticelendikten sonra belli olur. Diğer taraftan bakarsak, ateş olmayan yerden de duman çıkmaz! Bir takım yolsuzluklar olmuş olabilir.. Bunu mazur görüyorum demek değil, ama bu yolsuzluklar olmuş olabilir. Belki bazı kalemler arasında değişiklikler olabilir. Bunlar beni çok ilgilendirmiyor. Federasyonda bu sporu 14 senedir idare edenlerin, bu kadar küçük hesaplara tenezzül edeceğini sanmıyorum. Beni birinci derecede ilgilendiren şey, sporun bu konu ile ilgili gördüğü zarar. Biz, artık yönetilmiyoruz! Gerçekten yönetilmiyoruz ve çok uzun bir süredir yönetilmiyoruz. Bir otorite yok, çok ciddi bir otoirte boşluğu var. Bu her iki tarafta birbiri ile çok ciddi şekilde dalaşıyor, sonuçta ise ne oluyorsa çimenlere oluyor. Ne yazık ki biz arada kalıyoruz ve spor bir arpa boyu yol kat etmiyor.?

?Bu sene start sayılarının 60-70?lere çıkmış olmasını cevap olarak vermesinler, bu son derece suni bir durum. Ortada ne bir  takım, ne yeni bir sponsor var. Bir kaç tane bu işi çok seven, bu işe hayatını vermiş, bu işe harcayacak parası olan bir kaç kişinin desteği ile şu anda spor bir parça çehre değiştirdi. Bunlar çok suni şeyler, önümüzdeki sene bu start sayısı birden 20?lere 30?lara düşebilir. Bu yaşananlar  hiç biri temeli olan gelişmeler değil. Rallikros ve tırmanma ise can çekişiyor. Spor için hiç bir şey yapılmıyor.?

?Diyelim ki bu hukuki süreç, federasyon yöneticilerinin aleyhine sonuçlandı. İlk duruşma 2013 senesinin 7 Mart?ında, zaten 2012 sonunda bu federasyonun görev süresi sona eriyor. Bugüne kadar bizi yönetenler bir yolsuzluk, bir hırsızlık yapmışlarsa eğer, görevde olmadıkları zaman bununla ilgili cezalandırılıp cezalandırılmamaları beni hiç ilgilendirmiyor. Bunlar spora fayda sağlayacak şeyler değil. Eğer ki bunlar federasyonun önünde 3-4 senesi varken olsaydı belki fayda sağlayabilirdi. Bu durumları sporun gidişi açısından iyi görmüyorum ve çok üzülüyorum.?

?Altı aydan az bir süre kala bu durum genel kurulu etkilemez, çünkü etkileyecek bir şey yok! Zaten bu yönetim gidecek, bir dönem daha görev yapmayacak! Bu yönetimi 6 ay önce görevden alacak bir durum olsaydı belki, negatif veya pozitif anlamda da olabilir. Spor belki kayyuma kalacaktı, o zaman spor daha iyi mi yoksa kötü mü yönetilirdi bilemiyorum. Genel kurula kısa bir süre kala, benim bildiğim bugün için henüz bir aday yok. Üzerlerinde konuşulan bir takım isimler var, hayali bir takım projeler var ama hâlâ elle tutulur bir şey görmüyorum. Bu yaşananlar hiçbir şeyi değiştirmiyor.?


?Ben kendi yolunda sağlam ve emin adımlar gidiyorum, her zaman olduğu gibi. Biz, beş krizde çalışmış bir takımız, iki tane ihtilal gördük. Biz, sağlam ve emin adımlarla gidiyoruz. Benim en büyük stratejim, bukalemun gibi ortama uymak. Şartlar gerektirdiği zamanlarda küçülmek, şartlar gerektirdiği zamanlarda büyümek! Artık bu şekilde yaşamayı öğrendik! Ama bu spor, bizim alt yapımız, şu anki genç yetenekler, sporun Türkiye?de geldiği nokta, bunlar hak etmiyor. Bizim önümüzün çok daha fazla açılması lazım.  Sporculara destek veren, uluslar arası başarılara susamış bir yönetime ihtiyacımız var. İki basit örnek vereyim..?

?F1, ülkemizde 7 sene yapıldı, son üç senesinde boş tribünlere yapılıyordu. Eğer orada yarışan pilotlar arasında bir tane Türk pilot olsaydı, o tribünler gırtlağına kadar dolardı, o çimenlere 50 bin kişi daha gelirdi. Aynı şekilde WRC?de sezon başından sonuna kadar Türkiye?yi temsil eden başa güreşen bir veya iki tane Türk pilot olsaydı, Rally of Turkey geldiği zaman etaplar seyirci yoğunluğundan iptal edilirdi, Portekiz?de, İspanya?da, Finlandiya?da ve hatta Yunanistan?da olduğu gibi. Buradaki anahtar sözcük şu; geçmiş yönetim iyi şeyler yapmadı demiyorum, gerçekten iyi şeyler de yaptılar, çok çalıştılar, ama işin gerçeği olan sebep sonuç ilişkisindeki ?yarışçılar-pilotlar? faktörünü görmezden geldiler. Bugüne kadar pilotlara yönelik tek bir yatırım bana gösteremezler.?

?Neden sporun ileri gelenleri sporu yönetme görevinden kaçınıyorlar sorusuna ben başka bir soru ile cevap vereyim; kim olabilir ki? Herkesin bir misyonu var. Beni kastediyorsanız, benim işim bu değil. Ben kendi işimi son derece iyi yapıyorum ve bunu altını çizerek söylüyorum. Sürekli ve adım adım yukarıya çıkan grafikle otomobil sporları federasyonun ve kulüplerin yapması gereken işleri tek başıma yapıyorum ve genç pilotların önlerini açıyorum. Genç pilotlar yetiştiriyorum, takımımı büyütüyorum. Şu an çadırımın altında 14-15 tane otomobil yarışıyor. Açık söylüyorum; bugün hiç bir şey yapmakta da zorluk çekmiyorum.?

?Federasyon başkanlığı demek ki hiç kimse için cazip görünmüyor. Otomobil sporları bugün o kadar değersiz bir hale geldi ki, bunun başkanlığı da o kadar değersiz ne yazık ki. Bundan 20 sene önce, 90?lı senelerde onlarca dünya devi sponsor vardı; üç-dört tane tütün, dört-beş tane petrol, üç-dört tane otomotiv firması vardı ama şu an bunların hiç birisi yok.?

Aydın Hoşgör | Ralli Ajansı

Son 70 haber

Yoruma kapalı

Go To Top