EOSK soruyor; “Kim Kazandı?”
Ege Otomobil Sporları Kulübü (EOSK), cumartesi günü yapılan TOSFED Mali Genel Kurulu ile ilgili olarak bu gece bir deklerasyon yayınladı. EOSK Yönetim kurulu adına gönderilen “kim kazandı?! başlıklı açıklamada, şu görüşlere yer verildi;
“Geçtiğimiz hafta sonu yapılan (TOSFED) Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu, Mali Genel Kurulu öncü deprem niteliğindeydi. Çünkü şeffaf olunması gereken bir genel kurulda mevcut yönetim tarafından medya içeri alınmayarak halkın bilgilendirilmesi engellendi. Toplantıda konuşanların fikir ve düşünceleri topluma aktarılamadı. Önümüzdeki günlerde bunlar paylaşıldıkça hissedilir depremler oluşacaktır.
Genel Kurulda üzerinde en çok tartışılan konu 2010 WRC Türkiye Rallisi oldu. Yapılan harcamaların oldukça abartılı olduğu adeta har vurulup harman savrulduğu iddia edildi. TOSFED yönetimi de bu paralar harcanmadı demedi, usulsüzlük yok dedi. Genel Kurulda Federasyon Başkanı Mümtaz Tahincioğlu ‘2010 yılında eğer WRC olmasaydı 2.500.000 TL de bütçede olmayacaktı’ dedi, doğrudur. Ancak bir iş yapılırken az da olsa bir fayda sağlanması gerekmez mi? Sağlanan gelirlerden %10 tasarruf edilerek Türk sporcusuna ve kulüplerine doğrudan etki edecek projelerde kullanılmalıydı. Ancak mali genel kurulda açıklanan rakamlara baktığınızda konuyla ilgili gelirlerin, geldiği gibi gittiği anlaşıldı.
‘TOSFED’ kısa adı içerisinde geçen kelimelerde öne çıkanlar Türkiye ve Otomobil Sporları olduğuna göre amacında kazancında buna uygun olması gerekirdi. Yaklaşık 2.500.000 TL harcama neticesinde doğal olarak dış ülkelere ve gelen konuklara Türkiye tanıtımı yapılmış ve ülkemiz adına bir kazanç elde edilmiştir ama Türk Sporu ne kazanmıştır?
Rallide birinciliği Sebastien Loeb kazandı. Türk sporcuları ilk on içerisinde yok. Bu yarışta start alacak Türk sporcuları için eğitim, kamp, kurs ve benzeri bir faaliyet federasyon tarafından düşünülmemiş, çalışmalar en ince detaylarına kadar organizasyon için yapılmıştır. Ralli sırasında kulüp yöneticilerine yönelik hiç bir eğitim çalışması gerçekleştirilmemiştir. Spor federasyonu görünümlü, turizm ve reklam şirketi mantığıyla WRC 2010 Türkiye Rallisi yapılmıştır. Toplantıya katılan kulüp yöneticilerinin çıkardığı sonuçlar bunlar.
Genel Kurulda, ister muhalif, ister mevcut yönetimin WRC 2010 Türkiye Rallisi için açıkladığı giderlere baktığınızda kazananların turizm, otel, kiralık otomobil, reklam ve tanıtımla ilgili firmalar olduğu görüldü. Ayrıca harcamaların çok aşırı ve gereksiz yapıldığı biraz işi bilen herkes tarafından anlaşıldı. WRC 2010 Türkiye Rallisi’nde kaybeden tarafın Türk Otomobil Sporu olduğu rakamlarla tespit edildi.
Son yıllarda hızla azalan sporcu sayısı, azda olsa var olan seyircinin aranır olmasının nedenleri artık yavaş, yavaş belirginleşmeye başladı. Eğer toplantıya medya mensupları alınsaydı, onlarında muhakkak farklı tespitleri olacaktı. Spor kulüplerinin çoğu medyaya yasak uygulayarak, sorunların gizlenerek geçiştirilemiyeceğini, şeffaf, tarafsız bir ortamda çözülmesi gerektiğine inanıyor.”
Türkiye’de motor sporlarının nerede olduğu gayet iyi bir şekilde bu yazı ile özetlenmiş. Avrupa’nın bir çok ülkesinde amatör rallicilere yönelik toprak, asfalt pistler varken, neden bizim güzel vatanımızda bu işler yapılmaz? Tabii ki bu soruyu sayın TOSFED başkanı ve yöneticilerine soruyorum. Türkiye’de bir burjuva sporu haline getirilen motor sporları hep aynı yerlerde kalmaya mahkum. Ülkemizde dünya çapında bir organizasyon yapılıyor, bıralın derece almayı, ilk 10’a bile bir sporcumuz giremiyor. Neden? çünkü gerçek yetenekler oralarda yarışamıyor ki!
EOSK ve yaklaşık son 10 yıldır aynı olan yöneticilerinin bu süreçte ne yaptığını merak ediyorum, eğitim veya sporcuya destek olmayan TOSFED’e alternatif olarak. Halihazırda 2010 yılı içinde yaptıkları iki mahalli rallinin kupa veya madalyaları kendi yandaşları haricinde kimseye takdim edilmiş midir, meraktayım.
Güzide eosk yönetimi izmirli sporcuya yaramasın diye tırmanmasında yine mahalli klasman açmamakta kararlı. Geçen yıl ege rallisi teknik kontrolünde kayıt çok az diye yakınan Sayın Şairoğlu’nu verdiği karardan dolayı kutluyorum. Federasyona karşı yazdığı yazı ile yaptığı iş bu kadar örtüşen bir yönetim herkese örnek olmalı. Tebrikler Sayın Şairoğlu.