Seçim Kavgaları
Yaklaşık bir aylık aranın ardından herkese merhaba.
Bayram seyran, iş güç derken, yazılara bir süre ara vermek zorunda kaldım.
Malum, tüm ülkenin gündemi Cumhurbaşkanlığı seçimi.
Seçimi kazanan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan daha fazla konuşulan iki konu oldu bu süreçte.
Sayın Selahattin Demirtaş’ın aldığı beklenmedik oy oranı ve pek tabi..
Sandığa gitmeyen seçmen…
Televizyonda ve sosyal medyada dillendirilen..
Oy kullanmayanlara yönelen çok ciddi bir kızgınlık söz konusu…
Pazar günü sabah İstanbul’dan yola çıkarak..
Oyumu kullanmak üzere Ankara’ya döndüm.
Dönmeyebilirdim de…
Ben oy kullanmayı ‘ödev’ değil ‘hak’ olarak görenlerdenim.
Bana göre herkes bu hakkını kullanıp kullanmamakta özgürdür…
Kaldı ki anayasanın 67. maddesinde de;
‘Onsekiz yaşını dolduran her Türk vatandaşı..
Seçme ve halk oylamasına katılma hakkına sahiptir’ der.
Oy kullanıp seçim yapmak ne kadar hak ise..
Seçim yapmamak da o kadar haktır.
Bence kızmamak lazım, ya da daha sakin olup kimseleri kırmamak lazım.
Kazanmak, kaybetmek, kızmak tüm seçimlerin doğasında var…
Son üç yıldır bizim camiamız kadar seçim gören camia azdır herhalde…
Her ne kadar farklı taraflarda olanlar olduysa da..
Her seçimden dostuklarımızı koruyarak çıkmayı başardık.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri için de aynısını temenni ediyorum.
Hepinize mutluluklar dilerim.
