Şahane Hafta Sonu (2)

140311-logo-metin

Evet nerede kalmıştık…

Burhan Felek’te eğitimden çıktıktan sonra sıra geldi Şile yollarına düşmeye. Zaten İstanbul’a arabayla gideceğimiz için Şile transferinin nasıl yapılacağını sorma ihtiyacı hissetmemiştim. Eğitim Ralli kulüplerine yönelik olunca, hem katılımcı sayısı az hem de herkes tanıdık. E, mesafe de kısa…

Samimi bir teklif geldi federasyon başkanımız ve yönetim kurulu üyelerimizden. “Arabalarımız burada, gelecekler atlasın.” Katılmayan az sayıdaki davetli ekipten ayrıldı ve Şile”ye hareket edildi. Sinan Koçak ve ben yolda mecburi bir yemek molası verdik ve Şile’ye öyle geçtik. Yarışmacılara yönelik eğitimi de kaçırmış olduk.

Katılan yarışmacalardan öğrendiğim kadarıyla, pek kalabalık değilmiş. Ama konuştuğum arkadaşlarımızın tamamı eğitimin çok faydalı olduğunu ve her yarış öncesi mümnse tekrar edilmesi gerektiğini söylediler.

Eğitimi kaçırınca doğrudan belediye binasının, yani seremoni startın yolunu tuttuk. Bir iki trafik sorununu atlattıktan sonra ucu ucuna yeitşebildik start’a. Peş peşe 50’nin üzerinde otomobil, pek keyifli bir manzara.

Aslında Start noktası çok kalabalık değildi, ama yağmur ama çok küçük bir yerleşim olması sebep olabilir. Yine de Şile’de duyan gelmişti. Önemli olan ise, tüm sporcuların yüzü gülüyordu. Olması gerektiği gibi bir startın ardından akşam yemeği için yola koyulduk.

Konakladığımız otel aynı zamanda ralli merkez olarak kullanıldığı için bence herşey daha güzel oldu. Rallinin tüm üst düzeyi, ralli kulüpleri, federasyon yönetimi ve en önemlisi sporcular birlikte vakit geçirme şansı buldu. Hafta sonunu “şahane” yapan en önemli faktör ise bence bu birlikte geçirilen vakitti.

Sağlıksız kötü alışkanlığım ve kapalı alanlarla ilgili çıkan yasalar nedeniyle yemeklerde pek fazla vakit geçiremiyorum. Kısa bir yemeğin ardından hemen verandaya geçtim. Ve hafta sonu daha da şahane bir hal aldı. Neredeyse her kulüpten bir temsilci, her köşede ayrı bir sohbet, kimi sporcular sorularını soruyor, içlerinde kalan söyleyemediklerini anlatıyor. İlerleyen saatlerde federasyon yöneticileri de bu dost sohbetine katılınca herşey daha da güzel oldu.

Hani her yarış akşamı bir yerde sohbet mutlaka sporu kurtarmaya gelir ya. Yine öyle oldu, ama bu kez federasyon yönetimi de o sohbetin içindeydi. Herkes niyetlerini, isteklerini, dileklerini birinci muhatabının yüzüne söyleme ve cevap alma fırsatı yakaladı. Öyle kısa ayak üstü sohbetler değil bahsettiğim. Sayı azalsa da, gece üç buçuklara kadar süren faydalı ve kahkahalı sohbetler.

Ben yazıyı ikiye bölerim demiştim ama yine çok uzadı. Zaten toz bulutundan başlamadan bir şeyleri anlatmayı pek beceremem. Müsadenizle bir daha böleceğim yazıyı. Tahminimce cumartesi gününe kadar toparlamış olurum onu da.

Hepinize mutluluklar dilerim.

Son 70 haber

Yoruma kapalı

Go To Top